Astım semptomları bireyler arasında farklılıklar gösterebilir. En sık görülen semptomlar genellikle ataklar halinde olan göğüsten gelen hışıltı (vizing), nefes darlığı ve öksürüktür. Semptomlar genellikle tetikleyicilerle (infeksiyonlar, alerjenler, egzersiz vb) karşılaşıldığında ortaya çıkar. Astım semptomlarının alerjik olmayan tütün dumanı, hava kirliliği, kimyasal/kozmetik kokular ya da soğuk havalarda da ortaya çıkabileceği unutulmamalıdır. Çocuklarda egzersizle yani oyun oynarken ortaya çıkan öksürük astım belirtisi olabilir. Semptomlar ağır olduğunda ya da belirgin nefes darlığında astım atağından söz edebiliriz. Bu durumda hızlı hareket edilmeli, gerekirse doktorunuzla irtibata geçip tedavi planınızda değişiklikler yapılmalıdır.
Astım tanısı hastanın öyküsü ve semptomların özelliklerine göre kolayca konulabilir. Ailesel alerjik hastalık bulunması tanı için oldukça önemlidir. Semptomlar gece veya sabaha karşı daha sıktır ve tetikleyiciler (alerjen, egzersiz, hava kirliliği, vb) ile karşılaşıldığında oluşması astım tanısı için önemli özelliklerdir. Diğer bir önemli husus ise astım hastaları şikayeti olmadan tamamen normal olduğu dönemleri de vardır. Diğer kronik akciğer hastalıklarından ayırıcı önemli bir özelliktir. Diğer hastalıklardan ayırmak amacı ile solunum fonksiyon testi ve laboratuvar incelemeleri de yapılması gerekebilir.
•Solunum fonksiyon testleri (Spirometri)
•Bronş provokasyon testleri
•Metakolin
•Egzersiz
•Diğer
•Tetikleyicilerin belirlenmesi
•Deri prik testleri
•İntradermal testler
Astım tanısı konulduktan sonra hastalığı kontrol altına almak için varsa tetikleyicilerinin (alerjenler) belirlenmesi gerekmektedir. Hastanın semptomlarının özelliklerine göre seçilen alerjenlerle deri prik testleri yapılır. Pozitif çıkan alerjenler için hastalara korunma önlemlerinin alınması tavsiye edilir.Alerji deri testleri ile astım tanısı konulamaz. Bir çok hastanın deri testi pozitifliği olsa bile hasta olmadığını biliyoruz.
Her şeyden önce astım hastalığında kür dediğimiz tamamen düzelmenin olmadığı bilinmelidir. Astımda kontrolü sağlamak için bir kaç basamağın birlikte uygulanması gerekmektedir. Yani ilaçların düzenli kullanılması, tetikleyicilerden kaçınılması (çevre kontrolü) ve iyi bir hekim hasta işbirliği.
Astım ilaçları kontrol edici ve rahatlatıcı ilaçlar olarak adlandırılır. İlaçlar daha çok solunum yolu (inhalasyon) ile alındığı için kullanımı konusunda eğitim verilmesi gerekir. Uygun teknik ve cihazlar kullanılmadığında ilaçlardan beklenen etkiyi göremezsiniz. Kontrol edici ilaçlar; kortizon, lökotrien reseptör blokerleri (Montelukast) ve biyolojik ajanlardır(Anti-IgE). Rahatlatıcı ilaçlar beta-2 agonist ve antikolinerjiklerdir. Beta-2 agonistler daralmış bronşlarda hava yollarının etrafındaki düz kasları gevşeterek hastanın daha rahat nefes almasını sağlarlar. Uzun ve kısa etkili olan formları mevcuttur. Antikolinerjikler havayollarındaki düz kasları kontrol eden sinirleri bloke ederek genişlemeye neden olurlar.
Bu ilaçların hangisini ne zaman ve ne şekilde kullanacağınıza sizin durumunuza göre göğüs hastalıkları doktorunuz karar vermelidir. Astım tedavi ve takibi uzun sürelidir, doktor ve hastanın yakın iş birliğini gerektirir.
Özel durumlarda astım ve tedavisi,
Astım ilaçları ve kullanışları,
COVID ve astım,
Ve astım konusunda merak ettikleriniz yakında….